Onu; ünlü bir giyim markasının sahibi olduğu için tanıyanlar da var.. Ama o, “Kadın isterse herşeyi başarır” cümlesinin ispatı adeta. Mesleği olan İnşaat Mühendisliği konusunda hiç yılmadan çalışan bir kadın. Fikirlerini, hayallerini nasıl yatırıma dönüştüreceği konusunda kendinden emin kararlar alan Selda Sezen, Balıkesir’in kalkınması yönünde sunduğu çözümleri BALNET İş Dünyası Dergisi’ne anlattı.
- Öncelikle sizi tanıyalım..
- 9 Eylül Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü'nden 1994 yılında mezun oldum. Mezun olduktan sonra Moskova'da iş yapan bir Türk firmasının proje grubunda. Daha sonra 5 yıl ara verip evlendim. Daha sonra 2 yıl bir bankada iş tecrübem oldu ama istediğim bu değildi. Daha sonra 2003 yılına kadar ara verdim. Yapmam gereken mesleğin inşaat mühendisliği olduğuna karar verdim. 2000 yılında Balıkesir'e geldik. 2003 yılı itibari ile Balıkesir'de çalışıyorum. Bu sektör bana yabancı bir sektör değil. Dedem de inşaat ve taahhüt işleri yapan birisiydi. Keban Barajı ihalesi gibi ülke genelinde büyük ihaleler alır ve yaparlardı. Dayılarım ve kuzenlerim de bu sektörün içerisinde.
- Başka bi şehirde de bu mesleği yapabilirdiniz. Neden Balıkesir'i tercih ettiniz?
- Eşimin mesleği dolasıyla buraya geldik. Eşim Ortopedi ve Travmotoloji Doktoru. O sebeple 12 yıldır buradayız.
- Balıkesir'de bu mesleğe başlarken bunun zorluklarını yaşadınız mı?
- Ülkemizde bir bakış açısı var. Bayanlar ve erkekler belirli meslek gruplarında çalışmalı gibi bir algı var. Ama sanırım biz avantajlıyız. Şu an itibariyle bir sıkıntı yaşamıyorum. Ancak mesleki bilginize güvenmezlerse bir sıkıntı olur. Ancak insanlar sizi tanıdıkça, işinizi gördükçe güvenleri daha da artıyor. Benim açımdan bir problem kalmadı. İşin avantajları da oluyor. Özellikle satışlarda kadın gözüyle baktığım için, dolasıyla daha avantajlı durumda oluyoruz. Çünkü insanlara yaşam alanları satıyorsunuz. Çoğu zaman erkekler parayı verse de bayanlar ev alma konusunda daha etkili. O nedenle avantajlıyız. Mimar değil, mühendisim ama estetik açıdan daha fazla konu üzerinde yoğunlaşabiliyorum.
- Hedeflediğiniz seviyeye ulaşma konusunda kendinizi nasıl irdeliyorsunuz?
- Benim hep söylediğim bir şey var.. "Mükemmel, iyinin düşmanıdır." Ben bu hedeflere ulaştım dersem bitmiş olurum. Bugün iyi bir yerde miyim diye düşünürsem, tabii ki iyi durumdayım. Hedef mutlaka olmalı. Hayatın kuralı bu.
- Biraz da Balıkesir'deki inşaat sektörünün durumu hakkında konuşalım. Dışarıdan gelen biri olarak gözlemlediğinizde neler söyleyebilirsiniz?
- Bu konuda Balıkesir'e dışarıdan bakma gözüne sahip oldum. Tabii ki şu an bu söz konusu değil. 12 yıl oldu geleli. Balıkesirli oldum artık. İlk gördüğüm yapılaşmadan sonra bugüne baktığımda müşterinin seçiciliği arttıkça kalite yükseliyor. 2000'li yıllara göre çok farklı bir noktadayız. Tam deprem ertesi bir dönemdi. Binaların statik güvenilirliği de farklı artık. Zemin etüdü uygulamaları değişti. Çok bilgi sahibi değil insanlar ama Balıkesir pilot uygulamaların çok yapıldığı bir bölge. Proje ve Belediye denetimleri aşamasında Balıkesir önemli bir noktada. Ama imalatın devamındaki bir takım aksesuarlar, giydirmeler, estetik durumlar ve alıcının sosyalleşmesi ile ilgili çözümler yönünden adım adım ilerlemeye devam ediyoruz. Yeterli midir, tabii ki henüz değil. Çünkü Balıkesir'in imar durumu ortada. En azından bugünün koşulları için net ve düzgün metrekareleri karşılamakta güçlük çekiliyoruz. Daha yataya yönelik yapılaşma var. Deprem bölgesi olduğu için bu şekilde. Ama çok katlı ve daha çok yaşam alanı bırakan bir yapılaşmaya gitmek zorundayız. Yataya yerleşen yapılar nedeniyle çok ciddi yeşil alan kaybediyoruz.
-Var olan bir inşaat sektörünü tanımladınız, peki firmanızı nereye koyuyorsunuz bu anlamda?
- Biz 12 yıllık bir firmayız, dolayısıyla yolun başındayız. Kurumsal olarak baktığınızda genç bir firmayız. Ama gelişen Balıkesir'de gelişen bir firma olduğumuza inanıyorum. En azından şunu açıkça söyleyebilirim ki insanlara güven duygusu aşılıyoruz. Yani Selda Sezan ismi güvenilirdir diyerek sağlam adımlarla gidiyoruz.
- İnsanların memnuniyetini gördüğünüzde neler hissediyorsunuz?
- Amatör ruhla estetik ve profesyonel olarak çalışıyoruz ekip olarak. Çok masabaşı insanı değilim. Sahaya ve şantiyeye çıkmam gerek. Her bir müşterimle ekip arkadaşı gibiyiz. İşi yaparken projede nasılsa, iş bitiminde de aynı daireyi gören müşteri memnun olunca biz de memnun oluyoruz. Her bir dairenin müşterisiyle tek tek ilgileniyoruz. Bu karşımızdaki insanların da hoşuna gidiyor elbette. Mutlu oluyoruz karşılıklı olarak.
- Müşteriyi memnun etme konusunda ne gibi talepler geliyor?
- Memnuniyet konusundan önce bu noktaya nasıl gelindi diye düşünmek gerek. Çünkü her talep kendi arzını doğuruyor. Mortgage sistemiyle beraber müşteri portföyünde de önemli değişiklikler oldu. Eskiden insanlar uzun yıllar süren birikimlerini, emekli paralarını kullanıp, bütçelerine en uygun ve en iyi evi almak isterlerdi. Rakamsal olarak dozu aşmadan alabildiğinin en iyisi almaya çalışan bir müşteri vardı. Ama şu an mortgage sistemiyle genç ve dinamik bir müşteri portföyü oluştu. Evlenmek üzere, yeni evlenmiş veya çocuğu olacak çiftler ev almaya başladı. O insanlar 15-20 yıl aynı evde yaşama düşüncesiyle ev almak istiyor. Böyle baktığınız zaman gayrimenkulün giydirilmiş formunun en yüksek standartlarda olmasını istiyor. Bu da rakamları ve kaliteyi yükseltti. Müşteri istediği için biz de bu rekabetin içerisinde. Sadece görsel kısmında değil, temelinin ne olduğunu soran müşterilerimiz var. Binanın statiği ile soru soran müşterime teşekkür etmiştim. Çok mutlu olmuştum. Şu an da metrekaresinin nasıl hesaplandığını bile soruyorlar. Yalıtım hakkında en ince ayrıntılı noktalara kadar soru sorabilen bir müşteri profiliyle karşı karşıyayım.
- Başarı oranınızı söyleyebilir misiniz?
- Şu anda dairelermizin % 70'ini proje aşamasında satabiliyoruz.
- Hayal ettiğiniz projeler var mı?
- Bugün hayal ettiklerimizle yarın edeceklerimiz eminim çok farklı olacak. Daire adetlerimiz artıyor sürekli. Sosyal alt yapı içerisinde bütün bloklarda hep daha iyisini hayal ediyoruz. Kendi içinde yarışmanız lazım. Hep daha iyisini yapmak isterim. Dolayısıyla bir sonrakinde iyi olmak istiyorsam bugün yaptığımı 2 sene sonra beğenmem gerek. Kendimizi tekrar etmek tehlikelidir. O yüzden bugün beğendim bir işi yarın beğenmeyip daha farklı ve daha iyi bir şekilde yapmak isterim. beğendim bir işi yarın beğenmeyip daha farklı ve daha iyi bir şekilde yapmak isterim.
- Sektörü geçmişi ve geleceği konusunda genel anlamda ana hatlarıyla nasıl değerlendirirsiniz?
- 1999 yılı öncesi ve sonrası olarak değerlendirmek gerek. O tarihten öncesinde yapılanların çoğu, yapanın kalitesiz yaptığından değil, standartlar düşüktü. Elimizde çok kaliteli konutlarımız yoktu. Deprem sonrası ciddi bir revizyonla imalatların başladığı bir dönem oluştu. Mortgage öncesi ve sonrası diye de düşünmek lazım. Beklentiler onunla da ilgili. Fiyat-kazanç oranı dediğimiz bir olgu var. Kar marjı düştü. Krizden çıktık. İstikrarlı ekonomi bizim için gerekli. Krizden çıkma konusunda ilk sırada bizim sektörümüz rol oynamıştır. Bundan sonrası için benim görüşüm KDV'den yana sıkıntı yaşamazsak fena olmaz. Ama sektör önümüzdeki yıllarda biraz yavaşlayacak ama bu 2013 yılı olmayacak. Dünyanın her yerinde ciddi problemler var. Dünya vizyonunun gerisinde kalmayan firmalarımız var. Nüfus artışıyla doğru orantılı değil sektör. Halâ yeni yaşam alanlarına ihtiyacımız var. Sektöre yapı olarak bakmamak gerek. Yol, su, kanal, baraj, enerji sektörünün dahi içindeyiz. Sektör asla bitmez ama dönem dönem yavaşlar.
-Balıkesir'i de konunun içine katarsak var olan bir yapılaşma var. Balıkesir ne terafa doğru genişleyebilir?
- Balıkesir'in ciddi bir çarşı merkezine ihtiyacı var. Bir cazibe merkezine ihtiyacı var. Belediye bu konuda doğru yatırımları yapacak olursa belirli noktalarda yeniden yapılaşmalar söz konusu olacak. Başka bir merkez oluşmalı.Büyükşehir olduğu andan itibaren benim düşüncem böyle. Bahçelievlerde Çarşamba Pazarı mevkii. Paşaalanında Çengel Caddesi üzeri cazibe merkezi olacak. Onlar eder değerleri yüksek yapıların bulunduğu yerler olacak. Bunun yanında Üniversite yolu üzeri bundan 10 yıl sonra çok ciddi yapılaşmaya maruz kalacak. Kesinlikle de olmalı. Birçok şehirde böyle oldu çünkü. Bursa güzergahında yine benzer yapılaşma ile şehir büyüyecektir. Diğer büyükşehirler de aynı dönemlerden geçti ve bu hep bu şekilde gelişti.
- Farklı tarz konutlar Balıkesir'de yapılabilir mi?
- Bahçeli villalar, bahçe katları, site içinde dublex daireler zaten zamanla oluşacak. Sistem buna doğru ilerliyor. Şu an için direkt villa tarzı yapmak hem yapan için hem alıcısı açısından sıkıntılı olur. Beklentinin bu yönde gideceğini düşünüyorum. Ama Balıkesir'de bunu hangi yöne doğru yapabilirsiniz? Düşündürücü kısım bu çünkü Balıkesir bir tarım ve hayvancılık şehri. Bu alanlar tarım ve hayvancılık adına değerlendirilirse mevcut alanlar kullanılamaz. Ama bu projeler bizim de gündemimizde var.
- İş hayatında olmazsa olmaz kurallarınız var mı?
- "Söz senettir" kültüründe yetişen bir insanım. Bu benim ve ekibim için çok önemli. Günlük ticaretin gerektirdiği kurallar var elbette. Kendi kişilik özelliklerimden dolayı bürokrasiyi sevmeyen biriyim. Bir an önce projelerimizi hayata geçirmek istiyoruz. Ama sistem sektörle aynı dinamizme sahip değil. Bunu BASİAD Yönetiminde de söyledim. Bu bizim en büyük sıkıntımız. Hep arkadan gelen bir sistem konusu. Proje başladıktan çok sonra altyapı hizmeti geliyor.
|