Basın toplantısı düzenleyen Yurdakul, soruşturma dosyasına bakan orman genel müdürlüğü başmüfettişinin kasıtlı olarak Kamu-Sen ile uğraştığını ve devletin zarara uğratıldığını söyledi.

Türkiye Kamu-Sen Balıkesir şubesinde basın toplantısı düzenleyen Hüseyin Yurdakul, yaklaşık 6 ay önce sahte imzayla verilen dilekçe üzerinden hakkında açılan komik bir soruşturma neticesi Balıkesir'den Dursunbey ilçesine atamasının yapıldığını, bu süre zarfından devletin kendisine Dursunbey'e gidip gelmesi için ayda ortalama 3 bin 200 TL harcırah verdiğini toplamda 30 bin TL üzerinde devletin zarara uğratıldığını ve bundan dosyaya bakan müfettiş ve raporu onaylayan başmüfettişin olduğunu söyledi.

Özellikle iktidar partisinin Türkiye Kamu-Sen ile özellikle uğraştıklarını ileri süren Yurdakul, "Biz ne AKP'li, ne CHP ne de MHP'li değiliz. Biz partiler üzeri bir sendikayız. Biz Türkiye Kamu-Sen'iz. Türkiye Cumhuriyeti'nin temel ilke ve değer yargılarını savunuyoruz. Türkiye'de benim medyam, benim yargım, benim sendikam politikası güdülüyor. Bu nasıl bir demokrasi anlayışı? Benim sendika başkanımı bir siyasi parti belirleyemez" dedi.

KINAMA CEZASI OY BİRLİĞİYLE KALDIRILDI
Orman Bölge Müdürlüğü'ndeki görevi sırasında İvrindi Korucu beldesindeki bir tapulu kesim iddiasından kendisiyle birlikte 11 personel hakkında soruşturma açıldığını anlatan Hüseyin Yurdakul, "Bu 11 kişinin 7'si Türkiye Kamu-Sen'li. Kınama mesajı ile maaş kesinti cezaları uygulandı" dedi. Büyük bir haksızlığa uğradıklarını belirten Hüseyin Yurdakul, "Allah'tan bu ülkede tarafsız bir yargı var da hakkımızı arayabiliyoruz" dedi.

Balıkesir orman Bölge Müdürlüğü'nde İşletme ve Pazarlama Şube Müdürlüğü görevine iadesi yapılan Hüseyin Yurdakul'un hakkında daha önce orman genel müdürlüğü başmüfettişi raporuyla verilen kınama cezası da yine orman genel müdürlüğü disiplin kurulunun Haziran ayında verdiği kararda oy birliği ile kaldırıldı.

Hüseyin Yurdakul'un genel müdürlüğüne yaptığı itiraz dilekçesinin ekinde sunduğu Bursa Bölge İdare Mahkemesi'nin Türk Milleti adına verdiği kararda, "Olayda, davacıya verilen kınama cezasına karşı yaptığı itiraz üzerine Orman Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu'nca iddiaların soyut kavramlara dayandığı gerekçesiyle cezanın kaldırılması, davacının sendika temsilcisi olması nedeniyle gerekçesiz yerinin değiştirilemeyeceği ve hakkındaki iddiaların da yer değişikliği gerektirir nitelikte bulunmaması nedeniyle dava konusu atama işleminde hukuka uyarlık, itiraza konu İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 27. maddesinin 6. fıkrası uyarınca davacı tarafından yapılan itirazın kabulü ve 25 Haziran 2010 günlü kararın kaldırılmasına, açıkça hukuka aykırı olan ve uygulanması halinde telafisi güç zararlara sebebiyet verebilecek nitelikte bulunan işlemin teminat aranmaksızın yürütülmesinin durdurulmasına 27 Temmuz 2010 gününde oy birliğiyle karar verildi" denildi.

Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Hüseyin Yurdakul, mühendis olarak görev yaptığı Balıkesir Orman Bölge Müdürlüğü'nden Başmüfettişin soruşturması sonucu Dursunbey ilçesine sürgün olarak gönderilmesinin ardından başta iktidar partisi olmak üzere hiçbir siyasi partiden bir açıklama daha yapılmadığını belirterek bu konudaki üzüntüsünü ve tepkisini ifade etti.

Yurdakul, soruşturma aşamasında başmüfettişin Memur-Sen üyesi bir memuru odaya çağırıp, "Hüseyin Yurdakul aleyhinde ifade vereceksin" diye tehdit ettiğini, memurun bir şey bilmediğini söylemesi üzerine maaş kesinti cezası uygulandığını iddia etti. Hüseyin Yurdakul, "Sendikayla ilgili görevlerimi ya izin alarak ya rapor alarak yaptım. Bütün bunlara duyarsız kalan ilin valisine ve yetkililere sesleniyorum. Yürütmeyi durdurma aldım döndüm. Müfettiş efendinin hazırladığı dosyanın devlete maliyeti 30 bin TL'nin üzerinde.

Savaştepe'den Kemalpaşa'ya sürülen bir Memur-Sen üyesi getirilip Balıkesir Bölge Müdürlüğünde mühendis yapıldı, Kamu-Sen'lilere uygulanan muameleye bak. Biz bu teftişi yapan başmüfettişi Başbakanlığa şikayet ediyoruz. İnşallah sümen altı yapılmaz. Adaletin olmadığı yerde herkes kendi kendinin hakimi ve savcısı olmaya kalkar. Devlet adamları devlete sahip çıkarlar. Biz cesur yürek olarak tüm engellemere rağmen mücadeleye devam edeceğiz.

Böyle yapacaksanız kapatın bütün sendikaları, il temsilcisi sürülüyor hiçbir siyasi partinin il başkanının açıklaması yok. Kimse bizi böyle sürüğünlerle falan yıldıramaz. TÜeftiş kurulunu tehdit kurulu olmasını engelleyin. İktidarın sendikası olmaz, herkese eşit ve adil yaklaşın. Aksi halde bilgi ve belgeli olarak suç duyurusunda bulunacağız" diye konuştu.

"İL TEMSİLCİSİ BENİM, GÖREVİM DEVAM EDİYOR"
Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Hüseyin Yurdakul, basın açıklamasının sonunda yöneltilen soruları cevaplarken sendikanın burada temsilcisiz kaldığı şeklindeki beyanatların doğru olmadığını söyledi. Kamu-Sen genel merkezinin Balıkesir'e henüz yeni bir il temsilcisi görevlendirmediğini söyleyen Yurdakul, "Genel merkezimiz tarafından Balıkesir'e yeni bir temsilci ataması yapılmadığı sürece burada Kamu-Sen'in il temsilcisi benim. Görevim devam ediyor, görevimin başındayım" dedi. Kamu-Sen'deki basın açıklamasına bazı siyasi partiler ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri de katılarak Yurdakul'a destek verdiler.

Ayrıca Hüseyin Yurdakul, kısa süre önce Dursunbey ilçesinde yaptığı bir basın toplantısına atfen tek kaynaktan yayınlanan, "Dursunbey'de eğitim çöktü" şeklindeki beyanın kendisine ait olmadığını belirterek bu yöndeki haberleri yalanladı.

25.09.2010