Balıkesir'in Edremit ilçesinde, uluslararası zeytinyağı danışmanı İtalyan Antonio Giuseppe Lauro tarafından kaliteli zeytin yetiştiriciliği ve zeytinyağı tadımı eğitimi verildi.
Edremit Ticaret Odası ev sahipliğinde meclis salonunda gerçekleştirilen eğitimlere Türkiye'nin zeytin üretimi yapılan bölgelerinden 40 kişi katıldı. Katılımcılara 3 günlük eğitim sonunda zeytinyağı tadımı uzmanlık belgesi verildi.
Oda Meclis Başkanı Mehmet Hakkı Semerci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Edremit Körfezi'nde zeytinyağı üretiminin yüzyıllardan beri devam ettiğini ve zeytinciliğin ana geçim kaynaklarından biri olduğunu söyledi.
İyi zeytinyağının nasıl olabileceği konusunda kurslar düzenlediklerini belirten Semerci, "Buradan çıkan her kursiyerimiz bir zeytinyağı elçisi olarak Türkiye’nin çeşitli yerlerine gidecektir. Bizim yöresel olarak düşündüğümüz bu program ulusal bir şekle büründü. Türkiye'nin her yerinden insanlar, zeytin gönüllüsü ve sevdalısı arkadaşlarımız var bu kursta. Kursa katılanlar nasıl iyi zeytinyağı olur, iyi zeytinyağını nasıl anlayabiliriz, iyi bir zeytin ağacının iyi ürün verebilmesi için ne gibi çalışmalar gerekmektedir... Bunların hepsini öğreniyorlar." dedi.
Lauro da kaliteli zeytinyağı üretiminin kaliteli hammaddeyle gerçekleştirilebileceğini belirtti.
Harika zeytinlerden harika yağlar üretilebileceğini söyleyen Lauro, "Kaliteli, temiz ve iyi bir zeytinyağı sıkım tesisiyle kaliteli zeytin bir arada olduğu zaman bunun doğru bir yağ üretmek için doğru reçete olduğuna inanıyorum." diye konuştu.
Lauro, şöyle devam etti:
"Kimyasal olarak bir yağın analizinin haricinde duyusal analizin de yapılıyor olabilmesi kalitenin anlaşılması için çok önemli. Yağı tattığımızda ilk bakmamız gereken bize verdiği hisler olacaktır. Duyusal analizi zaten isim anlamıyla bunu anlatıyor. Yağı tattığımızda bize zeytine ait kokular, aromalar hissettiriyorsa, içinde herhangi bir bozulma, kötü koku yoksa bu zaten duyusal analiz açısından bize doğru bir yağ tattığımızı söyleyecektir. Onun haricinde biraz daha derine indiğimizde yağı tattığımızda acılık ve yakarlık olduğunu hissedersek, bu onun artık daha üst düzeyde bir yağ olduğunu anlamamızda yardımcı olacaktır. Acılık ve yakarlık bizim için önemli veriler."
Zeytinyağı üreticisi Murat Küçükçakır da zeytinyağında sadece kimyasal değerlere bakılarak sınıflandırma yapılamayacağını dile getirerek "Onun mutlaka tadılması ve değerlendirilmesi gerekiyor. Bu da çok sıkı bir disiplin, eğitim gerektiren bir konu. Herkes tadar iyi der, kötü der ama o onu bağlar." değerlendirmesinde bulundu.
Dünya standartlarında eğitimin yapılması ve bunun sonucuna göre değerlendirecek kişilerin yetiştirilmesi gerektiğini anlatan Küçükçakır, "Zeytininin fabrikadan sofraya gelinceye kadarki aşamalara kadar kaliteli zeytinyağı nasıl üretilir, nasıl değerlendirilir konusunda dünyada duayen olan Antonio Giuseppe Lauro'dan eğitimler alıyoruz. Eğitimlerimiz çok verimli geçti. Ülkemizde bu eğitimler arttıkça bilinçli tüketen insan sayısı artacak. Üreticiler daha kaliteli yağ elde etmek için ellerinden geleni yapacaklardır." ifadesini kullandı.
Balıkesir Haberleri
10.12.2018