Türkiye’nin en önemli çam fıstığı üretim merkezlerinden olan Kozak yaylasında etkili olmaya başlayan ve Amerika kökenli batı çam tohumu böceği büyük rekolte kayıplarına sebep oluyor. Edremit’te çalışmalara başlayan Balıkesir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç Sakin Vural Varlı, “Dünyanın çam fıstığı deposu olarak bilinen ve Türkiye çam fıstığı üretiminin yüzde 80’ini karşılayan Kozak yaylasında özellikle son 2 yıldır rekolte düşüşü yaşanmakta. Yaklaşık 10 bin kişinin geçimini sağladığı çam fıstığında bir ağaçtan 2 kilogram kadar iç fıstık alınıyor. Bu fıstığı fiyatı 80 TL civarındadır” dedi.
Bu zararlı yüzünden ülkemizin ve bölgenin büyük bir ekonomik kayıp içinde olduğuna dikkat çeken Varlı, “2005 yılında ihracat 50 milyon dolar ve iç piyasa satışı 15 milyon dolarken, son yıllarda düşmüş ve bu rakam 58 milyon dolara gerilemiştir. Bu düşüş, batı çam tohumu böceği (leptoglossus occidentalis) olarak bilinen bir istilacı böcekten kaynaklanmatadır. Bu böcek Kuzey Amerika kökenli olup, 1999 yılında Avrupa’da görülmüştü. 2012 yılında ise İzmir’de tespit edildi. Genelde iğne yapraklı ağaçları tercih eden istilacı bir böcek türüdür“ dedi.
Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin konuyla yakinen ilgilendiğini ifade eden Varlı, “Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Edip Uğur, fıstık çamına büyük zararlar veren böcekle ilgili gerekli mücadelenin yapılabilmesi için talimat verdi. Geçen iki yılda önemli ürün kaybına sebebiyet veren ve halen hem kalite, hem de kantitede önemli sıkıntı oluşturan böceğe karşı Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı akademik dünya ile beraber çözüm aramaya başlamıştır” diye konuştu.
Projeye yurt içi ve yurt dışında gelen bilim adamlarının destek olduğunu bildiren Yrd. Dr. Varlı, “Bu projede gönüllü olarak görev alan Faruk Durukan ve Balıkesir Üniversitesinden Yrd. Doç. Sakin Vural Varlı ile birlikte Linkopings Üniversitesinden Nicklas Jansson, Per Milberg ve Adam Bergner ile çalışmalara başladı. Mücadelede asıl sıkıntı, batı çam tohumu böceğine karşı üretilecek yeni böceğin ülkemizde bulunmamasıdır. Bundan dolayı Faruk Durukan, Yrd. Doç Sakin Vural Varlı, Nicklas Jansson, Per Milberg ve Adam Bergner farklı çözümlerle biyolojik mücadele yöntemlerini arıyor” dedi.
02.12.2014