Son yerel seçimlerin ardından kendisine yönelik eleştirilere yanıt vermeyen Ayvalık Belediyesi’nin eski Belediye Başkanı Hasan Bülent Türközen, yaptığı basın toplantısında, görevde bulunduğu yıllara ait verilemeyecek hiçbir hesabının olmadığını vurgulayarak, ‘Bir önceki dönemden enkaz devraldık’ şeklindeki söylemleri eleştirdi. Türközen, “Eğer ki, Eylül Ayı’nın Belediye Meclis toplantısına kadar bu borcu açıklamayacak olursanız, Ayvalık Belediyesi’nin devrolmadan önceki bütün borçlarını ben açıklarım” dedi. Türközen, Ayvalık Gümrük binasının karşısında bulunan bir danışma bürosunda düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Bildiğiniz üzere 2014 yerel seçimleri ile birlikte Ayvalık Belediye Başkanlığı görevimi sonlandırdım. 10 yıllık görev süremin son gününe kadar ise, kimsenin karşısında eğilip bükülmeden, pişmanlık gerektirecek her türlü hareket ve duruştan uzak, gururla ve yalnızca Ayvalık için çalıştım. Buna karşılık, seçim atmosferinde süregelen birçok haksız ve yerici eleştiriyi dozu ne olursa olsun sükûnetle karşıladım. Seçim sonrasında bu eleştiriler saldırıya dönüştü fakat yine sessizliğimi koruyup, ‘siyasal eleştiridir’ diyerek tolerans gösterdim. Ancak, yüz yüze olmamanın verdiği rahatlıktan olacak ki; Sanal dünyada belirli kişilerce resmen şahsıma saldırılmaktadır. Öyle ki bu iddialar kendisine, art niyetli kişilerce servis edilmiştir. Karalama kampanyasına dönüşen ve planlı olduğu anlaşılan bu saldırılar, kişilerin hadlerini aşmasıyla birlikte, kişilik haklarımı da ihlal etmiştir. Tüm bunlarla eş zamanlı olarak, Ayvalık Belediyesi yönetiminin bir enkaz devraldığını iddia etmesi, kişilik haklarıma yapılan saldırının şiddetini kat be kat arttırmış ve yaygınlaştırmıştır. Şimdi buradan Ayvalık Belediyesi’ne sizlerin aracılığınızla soruyorum. Mademki, enkaz devraldınız, o zaman Ayvalık Belediyesi’nin, Altınova Belediyesi’nin ve Küçükköy Belediyesi’nin sizin devraldığınızdaki borçlarının hepsini açıklayınız. Eğer ki, Eylül ayının meclis toplantısına kadar açıklamazsanız, Ayvalık Belediyesi’nin devrolmadan önceki bütün borçlarını ben açıklarım. Bir yandan da, kız kardeşlerimle olan ortak aile hesap numaramızı sehven kullanıp, bu durumun da basına art niyetli kişilerce servis edilmesine izin vererek kamuoyu üzerinde hakkımda bir şaibe oluşturulmuştur. Olayı ayrıntıları ile sizlere anlatmak istiyorum. 21 Mayıs 2014 günü Ayvalık Belediyesi tarafından arandım. Kardeşlerimle olan ortak hesabımıza Ayvalık belediyesi kiracılarından biri tarafından sehven kira bedeli yatırıldığı bildirildi. Ben de kendilerine 22 Mayıs 2014 günü Ayvalık’ta olacağımı, hesabımı kontrol edip bilgi vereceğimi ve gereğini yapacağımı söyledim. Hesabımı kontrol ettiğim de, 2296 lira ve 4367 liralık iki ödemenin yapılmış olduğunu gördüm. Aynı gün Türkiye İş Bankası Ayvalık Şubesi’ne bir dilekçe yazarak hesabıma yatırılan kira bedellerini aynı bankadaki Ayvalık Belediyesi hesabına aktardım. Mayıs ayında sehven gerçekleşen bu olay Temmuz ayının 7’sinde Kemal Burnaz Facebook sayfasından yeni olmuş bir olay gibi aktarıldı. Kemal Burnaz’ın yaklaşık 2 ay sonra Facebook açıklamasının ardından Ayvalık Belediyesi tarafından bu durum ‘sehven’ diyerek nasıl geçiştirilebildi? Çünkü biliyorsunuz ki, Ayvalık Belediyesi yaptığı açıklamada oldukça yetersiz ve hukuki bir temelde değil. Ayvalık Belediyesi yönetimi kendilerinden kaynaklanan bu büyük hatayı önemsizleştirmeye çalışmış olabilir ama benim hiçbir ilgimin bulunmadığı bu olay, kim tarafından basına bu denli çirkin ve neden yansıtıldı? Bu gün, yani seçimlerin üstünden 4 ay geçmişken, söz konusu saldırıların ucu aileme kadar dokunuyorsa, bu karalama kampanyası değil de nedir?” dedi.
“MİDİLLİ’YE 3 SENEDİR GİTMİYORUM”
Kendisini ve ailesini içine alan asılsız iddialara sebep olan olayla ilgili elindeki dilekçe ve dekontları basın toplantısına katılan gazetecilere gösteren Ayvalık Belediyesi eski Belediye Başkanı Hasan Bülent Türközen, “Belediyecilik sorumluluk ve ciddiyet gerektirir. Ben Ayvalık belediyesi yönetiminin hatalarından ve kötü niyetli kişilerin aktarımlarından kaynaklanan bir durum yüzünden adımın çirkin dedikodulara karışmasına izin vermem. Bunun sorumlularına yargı önünde hesap soracağım. Ayrıca yine farklı mecralarda ısrarla dile getirilen Midilli konusunda ise hakkımda atılıp tutulan iddialara gelince, onlara sadece gülüyorum. Çünkü çok uçuk ve komik bir iddia bu. Ben 3 yılı aşkın bir süredir Midilli’ye adımını atmamış bir insanım. Hangi temele dayandırarak benim orada olduğuma ve kaçtığıma ilişkin iddialar konuşuluyor? Midilli’de otelim, inşaatım olduğunu bile söyleyenler var. Benim mal varlığım ortada. 31.01.2011 tarihinde annemin vefatı ile kalan miras dışında benim mal varlığım bellidir. Herkes görsün, içleri rahatlasın. Kimsenin uykuları Hasan’ın malları yüzünden kaçmasın” ifadelerini kullanarak, en son üç yıl önce gittiği Yunanistan’ın Midilli Adasına giriş yaptığı ve günü geçen pasaportuyla, mal beyanını gazetecilere gösterip, birer nüshalarını dağıttı.
Toplantıda; çocuklarının üniversite ve yüksek lisans eğitimleri nedeniyle İzmir’de bir ev kiraladığını vurgulayan Türközen, İzmir’de ki evinin kira kontratını da gösterip, basın mensuplarına verdi. Hasan Bülent Türközen, açıklamasında, İzmir’de ikamet etmesinin Ayvalık’tan elini ayağını çektiği anlamına gelmediğini de söyledi.
24.07.2014