Kırım Türklerinin Rus hakimiyetine kesinlikle girmek istemediğini söyleyen Seymen, yapılması planlanan referandumun da uluslararası hukukta kabul görmeyeceğini ifade etti.

Kırım Türkleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Figen Seymen, Kırım'da yaşanan olayları yorumladı. Dernek üyeleri Recep Sabit ve Gülsen Tüner ile birlikte İHA'ya özel açıklamada bulunan Başkan Seymen, "Türkiye'de 22 ilde Kırım Türkleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği var. Cemaatimiz sürekli Kırım'a gidip gelmekte. Özellikle Tatarların kurmuş olduğu Kırım Milli Meclisi'nden sürekli haber alıyoruz. İnternet çağındayız ve Kırım'da ne oluyorsa anında bilgimiz oluyor. Zaten sadece bizim derneğimiz değil, Kırım cemaati olarak, Kırım Milli Meclisi Başkanı Mustafa Cemiloğlu'nu dinliyoruz. Kırım Türkleri 70 yıldır Sovyetlere rağmen bir bağımsızlık, vatanlarına geri dönebilme mücadelesi veriyor. Bu mücadele bir tek kurşun dahi atılmadan, barışçı ve demokratik yollarla yapılmış bir mücadele. Hiçbir dünya aydını, hiçbir ülke, 'Kırım Türkleri şiddet istiyor' diyemez. Sovyetler Birliği gibi bir dönemde, 1944 göç ettirilme olduğunda, dünya bunu 10 yıl sonra duyabilmiş. Kimse onlara, 'Terörist eylemlere katılıyor, Ruslara zarar veriyor, Ukrayna vatandaşına zarar veriyor' diyemez" dedi.

"PUTİN PAZARLIK ALANI OLUŞTURUYOR"

Dernek Başkanı Figen Seymen, Kırım Türklerinin Rus hakimiyetine girmek istemediğini ifade ederek, "Kırım Türkleri, üzerine basarak söylüyorum, bir daha Rusya hakimiyetine girmek istemiyor. Putin'in ihtiraslı olabileceğini ancak bu kadar çılgın olabileceğini düşünmüyorum. Oraya asker sokmak, parlamentoda asker gölgesinde karar aldırmaya çalışmak, dünyadaki demokratik kriterlere aykırı olduğu gibi, en başta da Ukrayna'nın anayasasına aykırı. Kırım özerk bir bölge, Kırım parlamentosunun, 'Ben Rusya'ya katılıyorum' deme gibi bir yetkisi yok. Anayasada öyle bir yetki verilmemiş. Bugün Ruslar, bunu baskı ile yaşatmaya çalışıyor. Dünyada hiçbir ülke bunu demokratik kabul etmeyecek. Putin kendisi için pazarlık alanları oluşturmaya çalışıyor. Belki de kendi ülkesindeki insanlara ve Türki Cumhuriyetlere mesajlar vermek istediğini düşünüyoruz. Böyle bir karar alınsa da dünyanın bunu demokratik bir karar olarak görmeyeceğini biliyoruz" dedi.

Kırım Türklerinin sesini duyurmakta zorlandığını kaydeden Figen Seymen, en kısa sürede Kırım'a gitmek istediğini ancak Kırım'a girip girememe konusunda aklında soru işaretleri olduğunu kaydetti. Seymen, "Kırım'da nüfusun yüzde 60'ı, belki orada doğmayan Ruslar. Bunlar orayı vatan ilan ederlerse yerli halkın ne suçu var? Benim soydaşımın azınlık olmakta ne suçu var? Kırım Türkleri, Rusya'nın hakimiyetini kabul etmeyeceklerini söylüyor. Kırım Türkleri, Sovyetler Birliği zamanında mücadele etti, uzun bir mücadeleye hazırlar. Kırım, Sovyet faşizminden kurtuluşu Avrupa Birliği olarak görmüş. Siz de böyle görürken, Avrupa Birliği'ne girmek isterken, Kırım neden istemesin? Benim soydaşımın istediği sesimizin duyulması. Devlet büyüklerinin ne düşündüğünü bilemiyorum, belki sakin olmanın faydası vardır. Hangi yetkili olursa olsun, Kırım'ın, Ukrayna'nın yanındayız, Ukrayna'nın iç işlerine zorla müdahalesine karşıyız, gibi devletler arası hukuka uygun bir isteğimiz var. Ben en son 2013 Mayıs ayında Kırım'daydım. Orada törene katılmıştım. Birbirimizle görüşüyoruz orada, hüzünlü, güzel duygulardı. Yeniden gitmek istiyorum, ben kendi adıma kararlıyım ancak içeriye girebilirsem. Referanduma gelirsek Kırım'da parlamentoda referanduma gitme yetkisi yok. Yetkisi olmadığı bir konuda parlamento karar alırsa bunu uluslararası hukukta geçerli saymayacaklardır" şeklinde konuştu.

07.03.2014