Öğretmenevi’nde düzenlenen ve Eğitim Bir-Sen Balıkesir Şube Başkanı İbrahim Etem Yılmaz’ın ve diğer yönetim kurulu üyelerinin katıldığı toplantıda, Damar, şu kararların alındığını açıkladı:
“ Kurucu genel başkanımız merhum Mehmet Akif İnan’ın öncülüğünde 1992 yılında başlayan yolculuğumuzda bir destan yazılmıştır. Bu destanda yüz binlerin emeği vardır. Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen’in kurucu Genel Başkanı Mehmet Akif İnan’ı, vefatının 14. yılında rahmet ve minnetle anıyoruz. Bu güne kadar hepimiz birer genel başkan, birer şube başkanı, birer ilçe başkanı sorumluluğu içerisinde çalıştık ve çabaladık. Memur Sen Konfederasyonuna bağlı Eğitim-Bir-Sen sendikacılığa tartışmasız yeni bir soluk getirmiştir. Bir yandan ücret ve özlük hakların iyileştirilmesi yolunda mücadele verirken, diğer taraftan da Türkiye’nin geleceğinin şekillenmesinde öncü olmuştur. Başta eğitim ve demokrasi olmak üzere ülkemizin temel sorunlarına çözüm üretmede üzerine düşen görevler severek yapılmıştır. Bugün ülkemizin en büyük sendikası Eğitim-Bir-Sen, en büyük konfederasyonu Memur-Sen olmuştur. Eğitim-Bir-Sen, kimliği olan bir örgüt, nitelikli güçtür. Sendikamız Ülkemizde ve dünyada yaşanan olaylar karşısında her zaman mazlumdan yana tavrını açık bir biçimde ortaya koymuştur. Eğitim iş kolunda çalışan üyelerimize yönelik hukuksuzluk ve keyfi uygulamalara karşı tavrını ortaya koymasını bilmiş, kamu oyu ile paylaşmış ve meşru zeminlerde üyelerimizin hak ve menfaatlerini sonuna kadar savunmuş ve bundan böyle de savunmaya devam edecektir. Kısa bir süre önce verilen mücadeleyi, doğruları söylememizi iftira ve yalan olarak değerlendiren ve hak arama adına mücadele veriyor görünenlere yargı cevap vermiş ve sendikamıza atılan çamur tutmamış ve aklanmıştır. Örnek alınması, ilham alınması ve hizmet üretilmesi gerekirken kısır çekişmeleri meziyet sanan çevreler toplantılarda sarf ettiği sözler ile çevre ilçelerdeki devlerin kurumlarını, görevlilerini töhmet altında bırakan söylem ve eylem içerinde olmayı hüner sayanlarla bu güne kadar olduğu gibi bundan böyle de yasal zeminlerde mücadeleye devam edilecektir.”
“ÖNEMLİ KAZANIMLAR ELDE EDİLMİŞTİR”
“Sendikamız kamu görevlilerinin 2014 - 2015 yıllarındaki mali ve sosyal haklarının belirleneceği ikinci dönem toplu sözleşme görüşmelerinde yetkili sendika ve konfederasyon olarak masaya oturmuş eğitim çalışanları için önemli kazanımlar elde edilmiştir. Taban aylığa toplu pazarlık tarihindeki en yüksek tutar ve oranda brüt 175 TL ve yüzde 17 zam alınmıştır. Çalışanların maaşında net 123 TL, aralarında emekli eğitim çalışanlarının da yer aldığı emekli kamu görevlilerinin maaşları net 146 TL yükselmiş, emekli olacak kamu görevlilerine ödenecek emekli ikramiyesinde de 1 Ocak 2014’ten geçerli olmak üzere 5 bin 250 TL artış gerçekleştirilmiştir. Öğretmenlerin 75+75 TL olmak üzere 2014 yılında 150 TL özel hizmet tazminatı zammı alınmıştır. Çalışanların mali ve özlük haklarının iyileştirilmesi çabalarımızın yanında ülkemizin sivilleşmesi ve demokratikleşmesi adına açık bir şekilde tavrını koyan sendikamız başta referandum olmak üzere ülkemizde normalleşme yolunda atılan adımlara destek vermiştir. Referandumda toplu sözleşmeye de toplumsal sözleşmeye de evet dedik. Esas dönüşüm için yeni bir anayasa dedik. Kılık ve kıyafet serbestliği dedik. Özgürlükleri savunduk, mağdur ve mazlumun yanında olduk. Millet iradesinin her alanda tecelli etmesinden yana olduk. Ülkemizde son zamanlarda yaşananlar karşısında meşru siyasetin tek yönetim erki olduğunu ifade ediyoruz. Hiç kimsenin menfaati milletin menfaatlerinin üzerinde değildir. Yolsuzlukla mücadele üzerinden Türkiye’ye had bildirmeye yönelik küresel operasyonlarla ülkemizde kaos ortamı oluşturulmak istendiğini görüyoruz. Küresel Operasyon ve Yolsuzlukla Mücadele 76 milyonun ortak sorumluluğudur. Yetim hakkına tenezzül eden, devletin milletin malını zimmetine geçiren varsa, ortaya çıkarılmalıdır. Bu çerçevede, yolsuzluk iddia ve ithamlarında adlarının geçmesine bağlı olarak henüz kesinleşmemiş olsa da, haklarında ‘yetim hakkına tenezzül ettikleri’ algısı oluşanların, ‘masumiyet karinesi’ üzerinden masum ilan edilmesi ya da yok sayılarak doğrudan mahkûm edilmesi gibi bir hataya düşülmemelidir. Herkes kendi işini yapmalıdır. Memur-Sen olarak, Eğitim - Bir-Sen olarak çabamız ve bütün Türkiye’ye çağrımız; Ortak geçmişimizin, ortak anlarımızın ve ortak geleceğimizin mekanı vatanımızı devletimizi, birliğimizin simgesi bayrağımızı ve eşit vatandaşlık temelli kardeşliğimizi kendisi için büyük risk gören küresel çetenin hedefi, “Türkiye” olan operasyonunu bertaraf etmek, onlara insanı ve insan onurunu esas alan yeni Türkiye’yi birlikte inşa etmekle sonuçlanacak karşı operasyonla cevap vermektir.”
14.01.2014