Balıkesir Cumhuriyet Başsavcısı Selami Hatipoğlu, Hrant Dink cinayetiyle ilgili 5 yılın sonunda çıkan yargı kararına dair kendisine sorulan soruya hukukçu kimliği ile cevap verdi. Yargının verdiği kararın hukuk zemininde tartışılmayacağını belirten Hatipoğlu, mahkeme başkanının gazetelerde çıkan beyanatıyla ilgili yoruma açık görüşlerin şaşırtıcı olduğunu söyledi.

Cumhuriyet Başsavcısı Selami Hatipoğlu, "Yargı kararını verdi. Artık birinci ayak bitti. İkinci ayak Yargıtay'dır. Yargıtay onarsa hukuk alemindeki bu karar kesinleşir, 'Bizim için doğrudur' denir. Yargıtay bozarsa da bozmaya bakılır. Tartışmalar başka zeminde olur, hukuk zemininde olmaz. Mahkeme başkanı konuşmaz ama bu ilginç bir açıklama olmuş. Açıklamayı duymadım, okumadım ama örgüt konusunda da yargılama yapılmışsa demek ki mahkeme sübuta yetecek delil bulamamış. Biraz hukukçu gibi düşünelim.

'Vardır, yoktur' tartışması benim konum değil. Politikacı tartışır, vatandaş tartışır. Ama bu dosyaya demek ki yansımamış. Dosyayı daha iyi inceleyecek olan merci Yargıtay'ın ilgili dairesi, belki de onlar bozma yapacak, yani bilemeyiz onu. Öyle de olursa tekrar yargılanır. Mahkeme başkanının öyle bir şey söylemesi ilginç. Şunu demesi mantıklıdır, 'Yargı bir karar vermiştir, tekrar hukuki denetime tabidir. Yargıtay'ın verdiği kararda hukuk ilkelerine en uygun şekilde karar verileceğine inanıyoruz' denir ve olay biter. Bizim yönümüzden olay budur" ifadelerini kullandı.

Hatipoğlu, yargı kararıyla ilgili ileri sürülen vicdan söylemlerine de atıfta bulundu. Mahkeme kararlarının hiçbirisinin vicdanları yüzde yüz tatmin etmeyeceğini belirten Hatipoğlu, ancak vicdanın en çok dikkate alındığı yerin de mahkemeler olduğunu vurguladı. Görülen davalarda hakimin olayı bilmesinin karar için yetmeyeceğini belirten Başsavcı Hatipoğlu, şunları söyledi:

Almaması mümkün değil. Kötü bir hareket yapılmış, cezası da verilmeli ve cezasını çekmeli insanlar. Anladığım kadarıyla örgütlü bir eylem kapsamında yapılmamıştır. Bir veya iki kişinin bir araya gelerek işlediği münferit bir eylem gibidir, denilmiştir. Tabii kararı görmedim. Ben anladığım kadarıyla diyorum."

19.01.2012