Anayasa değişikliği sürecini değerlendiren Çelik, son vesayet organı olarak gördüğü yargının bağımsız ancak taraf olduğunu kaydetti. Osmanlı coğrafyasından kalan Türkiye'de etnik kökene dayalı bir milliyetçiliğin yeri olamayacağını ve olamaması gerektiğini söyleyen AK Parti İl Başkanı Çelik, "Türkiye, yanlış bir istikamette ilerliyor. Demokratik açılım, referandum, anayasa değişikliğiyle beraber gerçekleştiği takdirde bu yanlış zeminde yanlış payandalara dayanan siyasi hareketler de son bulmaya mahkumdur. CHP, MHP ve BDP'nin bu yeni dönemde bu çizgileriyle var olabilceklerini, kendilerine siyasette alan bulabileceklerini zannetmiyorum. Dolayısıyla Türkiye'de siyaset yeniden şekillenecektir. Sağlıklı bir demokrasi içinde bir siyasi partiler yelpazesinin kurulması gerektiğine inanıyorum." dedi.
Türkiye'de 50'den fazla siyasi partinin bulunduğunu ancak bunlardan çoğunun savundukları fikirler itibariyle çağdaş demokrasilerde ifadesi olmayan unsurlar ihtiva ettiğini savunan Adil Çelik, bugün Sosyalist Enternasyonel'den ihraç safhasına gelmiş bir CHP'nin, sosyal demokrat bir parti olarak ortada dolaştığını kaydetti. CHP'nin ulusalcı, Kemalizm adı altında İnönücülük yapan bir partiye dönüştüğünü iddia eden Çelik, "Muhalefet partilerinden MHP ise Güneydoğu'daki terörden besleniyor. Bu konjonktür değiştiğinde, marjinal bir parti olarak varlığını sürdürebilir ancak. Parti kapatmadan en çok mağdur olduğunu söyleyen BDP ise mağduriyetini giderecek anayasa değişikliğini desteklemedi. Dolayısıyla varlık sebepleri sorun, terör ve ayrılık; bundan besleniyor bu parti maalesef. Biz büyük ülke olmanın şartını yerine getirirsek, demokratik açılımda neticeye ulaşırsak zaten bölge insanın da bu partiye prim vereceğini düşünmüyorum." diye konuştu.
Muhalef partilerinin, ayrılıkları körükleyerek Türkiye'nin birlik ve beraberliği önünde en büyük engel olduğunu da söyleyen Çelik, bu siyasi söylemin AK Parti'nin referandum ve seçimlerde başarılı olmasıyla birlikte kesinlikle tasfiye olmaya mahkum olduğunu iddia etti.
11.05.2010