Atatürk'ün Balıkesir'e gelişinin 85. yıldönümü münasebetiyle 6 Şubat Çarşamba akşamı gerçekleştirilen ve Belediye Konservatuarı tarafından düzenlenen Atatürk'ün Sevdiği Şarkılar Konseri, büyük bir neşe ve coşku içinde geçti.
Balıkesir Valisi Selahattin Hatipoğlu, Belediye Başkanı Sabri Uğur ve kalabalık bir izleyici kitlesinin katıldığı konser, Salih Tozan Kültür ve Sanat Merkezi`nde yapıldı. Sunuculuklarını Osman Kılıç ile Ayşe Zeynep Tur`un yaptıkları ve iki bölüm halinde düzenlenen konserde, üç konuk saz sanatçısı da icracı olarak yer aldı. TRT İstanbul Radyosu`nda görev yapan Kemal Caba (Keman) ile Ahmet Kulik (Ritm Saz) ve İstanbul Devlet Klasik Türk Müziği Korosu sanatçısı Sermet Kutluğ (Viyolonsel) ustalıklarıyla konsere ayrı bir hava kattılar.
İlk bölümde; Belediye Konservatuarı Türk Sanat Müziği Korosu, şefleri Toktay Üstündağ yönetiminde, Atatürk`ün sevdiği şarkılardan oluşan bir repertuar sundu. Önce Eviç makamında üç eser geçildi: “Şahane gözler şahane, Ayağına giymiş sedef nalini, Kavakta turna sesi var.” Uşşâk makamına geçiş taksimini konuk keman sanatçısı Kemal Caba yaptı. Daha sonra sırasıyla Uşşâk makamında; “Cânâ rakîbi handân edersin, Bu akşam gün batarken gel, Köşküm var deryaya karşı ve Aliş`imin kaşları kaare” adlı eserler seslendirildi. Konserin birinci bölümü, Hüseyni makamındaki türkülerle sona erdi: “Çıkayım gideyim Urumeli`ne” ve “Yanık Ömer.”
Konserin ikinci bölümü, TRT İstanbul Radyosu Ses Sanatçısı Çiğdem Yarkın`a ayrılmıştı. Balıkesir`lilerle anlamlı bir günde bir arada bulunmaktan mutlu olduğunu dile getiren genç sanatçı, sahnede zarafeti ve izleyicilerle kurduğu içten ve sıcak iletişimi ile göz doldurdu. TRT`nin sevilen sanatçılarından biri olan ve özellikle TRT-1`de ve TRT-4`te yer aldığı programlarla halkın sevgi ve beğenisini kazanan Çiğdem Yarkın, programının başında, yakın dönem bestecilerimizin sevilen, ama az bilinen eserlerini seslendirdi.
Yarkın, konserinin ilk şarkılarını, muhayyer kürdî eserlerden oluşturdu. Astik Ağa`nın Peşrevi`nden sonra büyük besteci Saadettin Kaynak`ın “Akşam, yine gölgen yine akşam” ve “Gönlüm özledikçe görürdüm, hele lacivert kanatlı kumru olsaydım seni kıskanırdım rüyada bile” adlı şarkılarını okudu. Yaklaşık yarım asır öncesinin en güzel fantezi şarkılarından olan bu eserleri, sanatçı, hafif ve buğulu bir ses tınısıyla enfes bir biçimde yorumlarken salonda, adeta ılık bir duygu meltemi esti.
Daha sonra kürdîl-i hicâzkâr makamındaki şarkılara geçildi. Önce, konuk viyolonsel sanatçısı Sermet Kutluğ, kürdîl-i hicâzkâr makamına geçiş taksimi yaptı. Sonra da Çiğdem Yarkın, hocası ve yaşayan büyük besteci Avni Anıl`ın “Unutulmuş ne varsa sevgiden geri kalan” adlı şarkısını o güzel sesiyle yorumladı. Daha sonra, sözleri üstâd Cevdet Çağla`ya, bestesi Rüştü Şardağ`a ait olan “Nûr salkımısın, gül ki bahâr bahtına yansın.” adlı şarkıyı seslendirdi. Sanatçı, şarkıyı söylemezden önce, “Bu şarkıyı, dört yaşındaki oğlum ve canımızdan çok sevdiğimiz bütün yavrularımız için okuyorum” diye duygularını ifade etti. Neveser Kökdeş`in yine aynı makamdaki “Cânândan uzak kaldı gönül” şarkısından sonra sempatik sanatçı, Zeki Müren`in “Manolyam” adıyla bilinen, “Uzun yıllar bekledim, hakikat oldu rüyam; koklamaya kıyamam, benim güzel manolyam” adlı şarkısını, salonu dolduran sanatseverle beraber icra etti ve “Balıkesir`liler bu konuda cidden çok yetenekli” iltifatıyla da salondan büyük alkış aldı. “Gözlerin mavi mi ne, vuruldum perçemine, aşkın beni çevirdi, Aslı`nın Kerem`ine” adlı türkü ise, davetliler tarafından beğeniyle izlendi.
Değerli sanatçı Çiğdem Yarkın, daha sonra nihavent makamındaki şarkılara geçti. Yarkın, keman sanatçısı Zafer Dutçu`nun bu makama geçiş taksiminden sonra, bestesi ve güftesi Sadi Hoşses`in, “Ağlamakla inlemekle ömrüm gelip geçiyor. Devâsı yok, garip gönlüm günden güne eriyor. Feryâdıma efgânıma kimse bir ses vermiyor.” adlı şarkısını içli sesiyle söyledi. Sanatçı, Osman Nihat Akın`ın, “Geçti hayal içinde bunca yıl bir gün gibi / En eski hatıralar daha henüz dün gibi / Neden gönül bu içli hayata küskün gibi / En eski hatıralar daha henüz dün gibi” dizelerini içeren sevilen şarkısını okuduktan sonra; “Bu şarkıyı okurken gözüm, Ata`mızın duvardaki büyük resmine takıldı. Bize, bu güzel vatanı, bu özgür ülkeyi armağan eden o büyük insanı, minnet ve şükranla anmak istiyorum. Balıkesir`liler için bu anlamlı günde, onun manevi hatırası önünde, saygıyla eğiliyorum.” demesi, Balıkesirli sanatseverler tarafından uzun süre alkışlandı. Daha sonra, Muhlis Sabahattin Ezgi`nin iyi bilinen bir şarkısı olan, “Hatırla sevgili, o mes`ud geceyi, çamların altında verdiğim bûseyi” şarkısını, salonda bulunanlar, sanatçıyla birlikte söylediler.
Nihavent eserlerden sonra son olarak, hicaz eserlere geçildi. Ama önce bu makama geçiş taksimini Sermet Kutluğ`un da yakını olan kanun sanatçısı Coşkun Kutlu yaptı. Taksimden sonra Yarkın, yaşayan en yaşlı bestecilerimizden olan, üstad Alaaddin Yavaşça`nın sevilen bir eserini, her zamanki güzel yorumuyla seslendirdi: “Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok”. Sanatçı, konserini; “Bu, benim için çok özel bir şarkı” dediği ve bestesi, aynı zamanda kayınbabası olan Kamuran Yarkın`a, güftesi de ünlü şair Ümit Yaşar Oğuzcan`ın “Giden Gençliğe” adlı şiirine ait olan sevilen bir eseri seslendirerek noktaladı: “Umudum, heyecanım bitmez pınardı bitti / Gençliğim deli dolu esen rüzgardı, gitti, / Neydi o sarhoşluklar, dünyaya boş vermeler / O bir başka mevsimdi, bir ilkbahardı gitti”. Sanatçı, konserini; Atatürk`ün sevdiği iki hicaz türkü ile bitirdi. Bu sırada, hicaz geçiş taksimini, uduyla İsmail Boynukısa yaptı. İlk türkü, Muzaffer Sarısözen`den alınan bir İstanbul türküsüydü: “Gemilerde talim var”; diğeri de bir Rumeli türküsü: “Vardar Ovası”. İzleyiciler, her iki türküyü de sanatçıya eşlik ederek coşku içinde söylediler.
Bu son eserle izleyicilerine teşekkür eden konuk sanatçı, Balıkesirliler'le yeniden buluşabilme dileğini ifade ederek konserine son verdi. TRT sanatçısı Çiğdem Yarkın'a, verilen konser anısına, Balıkesir Belediyesi tarafından Balıkesir kompozisyonu içeren bir şilt takdim edildi.
08.02.2008