Alınan bilgiye göre, Altınova’nın Sahil mevkiinde bulunan İskele-Çamlık Sitesi’nde ikamet ettiği öğrenilen Mesut Yasa adlı Almanya’dan emekli işçi evinde ölü bulundu.
Uzun süre Almanya‘da bir fabrikada işçi olarak çalıştıktan sonra 1990 yılında emekli olarak Altınova Sahil mevkiinden ev alarak burada ikamet etmeye başlayan Yasa, geçtiğimiz pazar günü bakkalına telefon ederek sipariş verdi. Bakkala sipariş verirken rahatsız olduğunu da belirten Mesut Yasa’nın evine giden site yöneticileri ve komşuları kapı zilini ısrarla çalmalarına rağmen içeriden yanıt alamayınca jandarmaya haber verdi. Jandarma ekiplerinin gelmesiyle evin giriş kapısının kırılmasıyla içeri giren jandarma ekipleri ve site yöneticileri talihsiz adamın yerde yatan cansız bedeni ile karşılaştı. Geçirdiği kalp krizi sonrasında öldüğü öğrenilen Mesut Yasa’nın cesedi Ayvalık Devlet Hastanesi Morgu’na götürüldü.
Babasının kesinlikle dini bir cenaze töreni yapılmamasını istediğini belirten küçük kızı Gülçin babasının vasiyetinin yerine getirilmesini istedi. Bunun üzerine Ayvalık Devlet Hastanesi Morgundan alınarak Altınova kabristanına götürülüp hiç bir dini cenaze töreni yapılmayan Mesut Yasa’nın cenazesi, yıkanmadan, üzerinde kazağı, eşofmanı ve hiç yanından ayırmadığı cep telefonuyla defnedildi. Cenaze defnedilirken yine talebi üzerine cep telefonu Mesut Yasa’nın avucuna sıkıştırıldı.
Almanya’dan emekli olduktan sonra yaklaşık 25 senedir Altınova’daki evinde ikamet eden Mesut Yasa’nın, Öznur ve Gülçin adlı iki yetişkin kızının Almanya’da yaşadığı öğrenildi.
HATTI AÇIK CEP TELEFONU DEFNEDİLİRKEN CANSIZ AVUCUNUN İÇİNE SIKIŞTIRILMIŞ
9 yıl önce ölen ‘Casonova’ adlı köpeğinin yasını öldüğü güne kadar tuttuğu öğrenilen ve vasiyeti üzerine cep telefonu ve elbiseleriyle hiçbir dini tören yapılmadan defnedilen ‘Stalin Mesut’ lakaplı Mesut Yasa’nın komşuları ise yaşlı adamın hayatını kaybetmesi nedeniyle oldukça üzgün.
Altınova Mahallesi’nin Sahil-İskele Mevkiinde bulunan Çamlık Yaz Tatil Sitesi’ndeki evinin komşuları yaşlı adamın kendi halinde olduğunu ve hiçbir zaman kendilerini rahatsız edecek bir davranışta bulunmadığını belirtiyorlar.
Sitenin bekçisi Ahmet Yıldırım, 77 yaşındaki Mesut Yasa’yı Altınova Kabristanı’na defnettikleri kaydederek, “Cenazede bulunan kızı Yasa’nın yedek elbiselerini kabire koydu. Bir takım elbiseyi yedek olarak kabirin içine koyduk. Sonra kızı, ben kabirin içine rahmetliyi yerleştirirken bana cep telefonunu uzattı. Bende pili takılı ve hattı açık o telefonu Mesut ağabeyin cansız avucuna kıstırdım. O şekilde defnettik. Şu anda şarjı bitmiştir herhalde” dedi.
KOMŞULARI: “ÇOK İYİ VE YARDIMSEVER BİR İNSANDI”
Mesut Yasa’nın çevresinde sevilen sayılan biri olduğunu ifade eden Site Bekçisi Ahmet Yıldırım, “Bu sitede kimi kimsesi yoktu. Evinde tek başına yaşardı. İki kızı vardı ama Almanya’da yaşıyorlardı. Emekli maaşıyla geçiniyordu. Dürüst bir adamdı. Komşuları tarafından da sevilirdi. Ban sık sık, ‘Ben ölürsem beni denizin kıyısına götürün, yakın veya elbisemle gömün’ derdi. Bildiğim kadarıyla görülen bir hastalığı yoktu. Ama bazen kendisi rahat nefes alamadığını ve kalbiyle ilgili sorunlarının bulunduğunu söylerdi” diye konuştu.
Cep telefonuyla gömülen Mesut Yasa’nın komşularından Kıbrıs Gazisi Mehmet Oluk ise, Yasa’nın herhangi bir taşkınlığını görmediklerini belirterek, “Kimseyi rahatsız etmezdi. Kendi halinde yaşayan biriydi. Elbiseleriyle ve cep telefonuyla gömülüp hiçbir dini tören istemesi demek O’nun ateist olduğunu gösterir zaten. Cenazesini morgdan aldık. Altınova Kabristanı’na götürdük ve defnettik geldik. Ne cenazesini yıkadık. Ne kefenledi ne de cenaze namazını kıldık. Hiçbir şey yapmadan açık cep telefonunu avucuna koyduk öylece defnettik” dedi.
CANSIZ BEDENİ EVİNİN İÇİNDE YERDE YATARKEN BULUNDU
Mesut Yasa’nın Altınova’daki evinin bulunduğu Çamlık Sitesi’nin Başkanı Atilla Orman ise; “Geçtiğimiz Pazar günü site sakinlerimizden Mesut Yasa, her sabah bakkaldan gazete ve günlük ihtiyaçlarını alıp evine gelirdi. Ancak bu kez gitmemişti. Sitedeki arkadaşlar bu durumu bana söylediler. Bizde evine öğle saatlerine doğru geldik ve kendisini kontrol etek istedik. Balkondan baktığımızda, içeride horlayarak uyuduğunu gördüm. Rahatsız etmek istemedim. Camı falan çaldım bir iki sefer. Cevap vermeyince bende oradan ayrıldım. Ertesi gün yani Pazartesi günü yine kendisini kontrol etmek istedim. Eve uğradığımda, ses gelmiyordu. Bu durumdan şüphelendim ve 156 nolu Jandarma hattını aradık. Jandarma ekipleri geldi. Hep beraber evin içine girdik. Yerde cansız bedeni yatıyordu. Almanya’da yaşayan kızlarına haber verdik. Sonra morga kaldırdık. Mesut Yasa ateist biriydi. Vasiyeti varmış; ‘Beni hiçbir dini tören yapmadan olduğum gibi gömün yada denize atın’ diye. Tabi biz bunu uygun görmesek bile, ailesinin de tercihinin önüne geçemedik. Cenazeyi morgdan aldık ve olduğu gibi elbiseleriyle defnettik. Allah rahmet eylesin ama bir komşumuzun bu şekilde gömülmesine şahsen ben çok üzüldüm. Mesut Yasa, kişilik olarak iyi bir insandı. Kimseye zararı yoktu. Kimsenin malında yada namusunda gözü yoktu. Fakat ateistti. Dine karşıydı. Bu yüzdende yaşadığı sürece kendisiyle şahsen benim diyaloğum pek sıcak değildi” ifadelerini kullandı.
GAZETECİ EVREN: “TELEFONUNUN ŞARJI BİTMİŞ OLMALI”
Altınova’da haber muhabirliği yapan Hüsnü Evren ise; “Yasa’nın vasiyeti varmış. Vasiyeti üzerine üzerindeki eşofmanı, kazağı ile gömüldü. Cep telefonunu da eline sıkıştırmışlar. Herhangi bir dini tören yapılmadı. Yıkanmadan direkt hastane morgundan alınarak kabristanda defnedildi. İmam yoktu. Cemaat yoktu. Sadece site başkanı, site bekçisi ve Almanya’dan tesadüfen Türkiye’de Sakarya’daki bir cenazeye gelen kızına haber verilmişti. Cenazeye bir de kızı hazır katıldı. Şu anda açık hatlı cep telefonuyla gömülen Yasa’nın cep telefonunun şarjı kabrin içinde bitmiş olmalı” diye konuştu.
16.12.2015