Ayvalık'a Van'dan gelen depremzedeleri ziyaret etmek için ilçeye gelen BBP Genel Başkan Yardımcısı Gürhan, Vanlı depremzedelerin kamuya ait sosyal tesislerde barındırılmasıyla ilgili fikrin kendilerine ait olduğunu belirterek AK Parti hükümetinin bu fikre sıcak bakarak depremzedeleri bu kamplara yerleştirmesinden duyduğu memnuniyeti ifade etti.
KCK operasyonlarıyla ilgili AK Parti hükümetinin yaptığı çalışmaları son derece olumlu bulduğunu belirten Gürhan, "Hatta bu yasa dışı örgütün çökertilmesi adına söz konusu operasyonlarının dozunun artırılmasından yanayım. Çünkü bize göre KCK, devlet içerisinde devlet olmuş bir örgüttür. Bu örgüt, uyguladıkları eğitim programlarıyla genç beyinleri etkileyerek dağlara çıkmalarını sağlamakta ve onları dağlarda terör adına neler yapılması gerektiği konusunda yetiştirmektedir. Bu örgütün yurt dışında olan beyninin, KCK operasyonlarıyla kolunun kanadının kesilmesi gerektiğine inanıyoruz" diye konuştu.
Türkiye'nin KCK'nın beyin takımını koruyup kollayan devletlere gereken ciddi ültimatomları vermesi gerektiğinin altını çizen Gürhan, "KCK'ya destek veren ülkelerin hangileri olduğunu çok iyi biliyoruz. Ama sanki ortada hiçbir şey yokmuş gibi bu ülkelerle ticari ve kültürel faaliyetlerde bulunmayı da sürdürüyoruz. Örneğin bu ülkelerden Almanya ile Türkiye arasında bu anlamda çok sıkı ilişkiler bulunuyor. Bu ülkedeki gurbetçi vatandaşlarımızın birikimlerini Alman bankaları yerine orada bulunan Türk bankalarına kaydırmaları, birtakım ticari faaliyetlerin askıya alınması, 70 milyon nüfuslu Türkiye'de Alman mallarının boykot edilmesi bile bu ülkeye yapılabilecek çok ciddi bir yaptırımlar olacaktır. Çünkü Almanya, sınırları içerisinde 10 binden fazla PKK militanı barındırmaktadır. Bugüne kadarki hükümetlerin Almanya'ya bu konuda gereken yaptırımları uygulamamış olması çok ciddi bir basiretsizliktir. Bize göre Almanya'da Neo-Nazilerin Türklere yönelik eylemlerinin altında da bu terör örgütünün bağlantıları yatmaktadır. Çünkü terör örgütünün bu ülkedeki Türk düşmanı gruplarla bağlantısı her zaman olmuştur" şeklinde konuştu.
Aydın kesim olarak nitelendirilen grupların içerisindeki bazı yazarlarla üniversitelerdeki bazı öğretim görevlilerinin KCK'ya destek vererek operasyonların durdurulması yönündeki çağrılarından acilen vazgeçmelerini isteyen Gürhan, "Aydın olduğu söylenen bu kesim, savundukları KCK'nın bölgede Türk-Kürt demeden, çoluk çocuk demeden masum insanları ve askerlerimizi hedef aldığını göremiyorlar mı?" dedi.
Irak'taki terör kamplarına düzenlenen sınır ötesi operasyonların artarak sürdürülmesi gerektiği söyleyen Gürhan, "Ancak bu harekatların sonuçları da kamuoyu ile paylaşılmalıdır. Mesela Kandil'in bombalanması ile ilgili bizler sadece Genelkurmay'ın verdiği sınırlı bilgilere inanmak zorunda kalıyoruz. Eğer Kandil Dağı'nın mağaralarındaki 3-5 kuruşluk pirinç torbaları yüz binlerce dolar harcayarak bombalanıyorsa bu durum, 'Yapılan operasyonlardan hiçbir sonuç alınamıyor' anlamını taşır. Biz Kandil'in sönmesini ve susturulmasını istiyoruz" ifadelerini kullandı.
"KANDİL'DE TÜRK ASKERİNİN POSTALINI GÖRMEK İSTİYORUZ"
Türkiye'nin Irak ile 1926 yılında yaptığı Ankara Antlaşması gereği güvenlik sebebiyle gerektiğinde 75 kilometre sınır ötesine girebilme hakkına sahip olduğunu vurgulayan Gürhan, "27 yıldır ülkemizde PKK terörü sürüyor. Neden 27 yıldır bu bölgede ciddi bir kara harekatı yaparak 75 kilometre Irak sınırları içerisine girilip de teröristler bulunarak orada imha edilmiyor? Biz Kandil'de Türk askerinin şapkasını ve postalını görmek istiyoruz" ifadelerini kullandı.
"BAŞBAKANIMIZA RACON KESİLMESİNE ASLA İZİN VERMEYİZ"
Suriye'nin sınırları içerisindeki şer güçlerin Türk hacı adaylarını kurşunlayabildiğine dikkat çeken Gürhan, "BBP olarak 18 yıllık siyasi geçmişi olan bir partiyiz. Elbette hata yaptığında AK Parti hükümetini eleştirdiğimiz gibi, doğru olduğuna inandığımız icraatlarını da sonuna kadar desteklemekteyiz. Biz eleştirilerimizi sorumluluk bilinci ile yol gösterici olarak yapıyoruz. Ama Suriye'ye giderek Türkiye'nin iç ve dış düşmanlarıyla görüşüp daha sonra Başbakanımıza yapılacak eleştirileri de kabul etmiyoruz. Biz Türkiye'de yaşayan vatandaşlar ve biz siyasetçilerin, ülkemiz dışarısında tek yürek olup Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a laf söyletmememiz gerekiyor. Hele hele 16 ilde eş zamanlı olarak düzenlenen KCK operasyonlarıyla ilgili eleştirilerde BDP Başkanı Gültan Kışanak'ın, 'Başbakan bunu aklının bir kenarına yazsın. Bu yaptığının zulmünü misli ile ödeyecektir' şeklindeki sözleriyle Başbakanımıza racon kesmelerine ve tehdit etmelerine asla ve asla müsaade edemeyiz" diye konuştu.
26.11.2011